TÜİK'in açıkladığı oranlara göre açıklanan yıllık tüketici fiyat enflasyonu %0,33 artışla %19,58'e yükseldi. Resmi fiyat artışı oranlarını değerlendiren Ömer Uzunoğlu, hissedilen reel enflasyonun açıklananın 2 katından daha fazla olduğunu gözlemlediğini belirtti. Gıda ürünlerindeki %28,79 enflasyon oranı ile ilgili de eklemeler yapan Uzunoğlu, tarım politikasında reforma gidilmesi gerektiğini belirtti.

"ÜFE, TÜFE'Yİ TETİKLEYECEKTİR"

Üretici enflasyonunun tüketiciye yansıyacağını belirterek konuşmasına başlayan Uzunoğlu, "Yükseliş trendinin daha da devam edeceği endişesini taşıyorum. Enflasyonun Türkiye konjonktüründe %20'nin üzerine çıkabileceğini düşünüyorum. Belirlenen 415 mal ve hizmeti temsil eden maddenin 318'inde fiyat artışı meydana geldi. Özellikle gıdadaki artış %29'a ulaştı. ÜFE artışı da %44'e vardı. Üretici fiyatlarındaki artış doğal olarak tüketici fiyatlarındaki artışı tetikleyecektir" diye konuştu.

"TARIMA SÜBVANSE UYGULANMALI"

Açıklanan gıda enflasyonuyla ilgili olarak tarım alanındaki uygulamaların önemini vurgulayan Uzunoğlu, "Türkiye'nin tarım politikasının yanlış olduğuyla ilgili yıllardır fikir beyan ediyorum ve gıda fiyatlarının kontrol altına alınabilmesi için tarım politikasının düzgün bir şekilde uyarlanması gerekir. Siyasi erkin aldığı kararların yetersiz olduğunu hissediyorum. Umarım bundan sonra alınan kararlar daha mantıklı olur. Özellikle Cumhurbaşkanı'nın 1000 yeni market açma açıklamasının arzı etkileyeceği kanaatini taşımıyorum. Fiyatlarda bunun etkisiyle olacak düşüş sınırlı olacaktır. Tarım alanında çalışan insanların problemleri çok ciddi. Bu insanların tohum ve yakıt konusunda en üst limitlerde sübvanse uygulanmalı. Lüks tekneler gibi konularda uygulanan sübvanselerin burada da uygulanmasını bekliyoruz. Tarım konusunda borçlar ertelenmelidir" görüşünde bulundu.

"ENFLASYON SONUÇ DEĞİLDİR"

Uzunoğlu, açıklanan oranların sistematik olmadığını, uygulamaların yanlışlığıyla alakalı olduğunu ifade etti: "Geldiğimiz noktada enflasyon sonuç değil makroekonominin yanlışlığıdır. Çekirdek enflasyonu baz alarak TCMB 100 baz puan faiz indirimine gitmişti. Umarım bundan sonraki TCMB toplantısında yeni bir indirime gidilmez. Aksi takdirde çok ciddi sıkıntılar yaşayabiliriz.

"ÜLKENİN DÖVİZ İHTİYACI VAR"

Uzunoğlu, TCMB'nin faiz indiriminin para tasarruflarının yurtdışına çıkmasıyla sonuçlanacağının altını çizerek "Bu açıklamadan sonra 2 gün içinde Türkiye'den 2 milyar dolarlık para çıkışı oldu. Önümüzdeki 12 ayda Türkiye'nin 200 milyar dolar ödemesi bulunuyor. Gerek hanelerin, gerek şirketlerin ve gerekse devletin döviz ihtiyacı bulunuyor. Döviz alarak ödemelerimiz yerine konulmak zorunda" diye konuştu. Uzunoğlu, ülkeye para girişlerinin azalabileceği yönünde uyarıda bulunarak "FED politikasının değişeceğini ve yeni bir ekonomi politikasının uygulanacağını, bu durumda da gelişmekte olan ülkelere para girişinin zorlaşacağını düşünüyorum" diye ekledi.

"ORANLAR VE GERÇEKLER TEZATLIK ARZ EDİYOR"

Uzunoğlu, açıklanan oranların piyasa gerçekleriyle uyuşmazlığının altını çizdi: "Enflasyon rakamları ile halkın yaşadığı gerçekler tezatlık arz ediyor. Rakamların daha mantıkî olarak açıklanmasından yanayım. Gıda ve tarım başta olmak üzere hukuku, ticareti ve sosyal hayatı kapsayan reformlar bir an önce başlatılmalı ve bu konuyla ilgili siyasi erk iradesini ortaya koymalı. Aksi hâlde bunun bedelini hepimiz ödeyeceğiz"

"REEL ENFLASYONUN %40'IN ALTINDA OLDUĞUNA İNANMIYORUM"

Uzunoğlu, hissedilen enflasyonla ilgili çarpıcı bir iddiada bulundu. Uzunoğlu, "TÜİK'in açıkladığı rakamlar konusunda endişe taşıyorum. Özellikle İstanbul Ticaret Odası veya diğer odaların rakamları Türkiye için açıklanan rakamların çok daha üzerinde oranları ihtiva ediyor. Açıklanan rakamlar haricinde daha farklı enflasyon oranlarının olduğu bilincindeyim. Belki uçuk gelecek ama Türkiye'de enflasyon oranlarının reel olarak %40'ın altında olduğuna inanmıyorum" diye konuştu.