Tweet | Tarih: 09-09-2021 13:11 |
Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Mustafa Çalış, Tv1 ekranlarında yayınlanan ve Gazeteci Tolga Yılmaz'ın hazırlayıp sunduğu "Gündeme Dair" programının canlı yayın konuğu oldu. Rektör Çalış, canlı yayında üniversite hastanesinin acil servisinde yaşanan yoğunluk, hekimlerin aldığı muayene ve ameliyat parası gibi konuları değerlendirdi.
AĞIR HASTALAR ÜNİVERSİTEYİ TERCİH ETMELİ
Rektör Çalış, Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinin acil servisinde yaşanan yoğunluğa değindi. Vatandaşın bu konuda bilinçsiz olduğunu anlatan Prof.Dr. Çalış, "Aslında basit hastalıklar devlet hastanesini tercih etmeli. Ağır hastalıklar için üniversite hastanemiz veya üniversitemiz tercih edilmeli.Maalesef başı ağrıyan da üniversite hastanesine gidiyor. Ufacık bir sivilcesi çıkanda üniversite hastanesine gidiyor. Bu yanlış bir şey. Zaten bunu devlet hastanesinde çözebilirsin yoğunluğu azaltmak açısından" dedi.
BAŞI AĞRIYAN ÜNİVERSİTE HASTANESİNE GELİYOR
Çalış, "Mesela adam diyor ki ben acile gittim. Üç saat bekledim. Tamam üç saat bekledin ama o sırada içeride zaten yirmi tane yatak varsa yirmisi de doluydu ve o anda acil müdahale vardı. Mesela bir kalp krizi geldiğinde gerekirse içerdeki yataklar dolu olsa bile onu sedyenin üzerine alıp ona müdahale edilmek zorundadır ama senin dişin ağrıyor başın ağrıyor diye içerdeki acil duran hastaları bırakıp, öncelikle sen olamazsın. Yani üç saat dört saat bekleyeceğine demek ki sen çok ağır bir hasta değilsin. Polikliniğe git, Devlet Hastanesine git, Özel Hastaneye git" dedi.
İMKANLARLA ALAKALI
Rektör Çalış, MR ve ultrason gibi işlemlerde ileri tarihlere sıra verilmesi konusuna da açıklık getirdi. Bunların imkanla alakalı olduğunu belirten Çalış, " Gerçekten çok sıra var. Yani çok hasta başvuruyor, niye? Birincisi Üniversite Hastanesi daha kaliteli. İkincisi tabi ki dışarıda özel hastaneye gidecek, gitse para verecek. Daha fazla para verecek. Biz elimizden geldiği kadar gerçekten canhıraş çalışıyoruz, titiz davranıyoruz ama orada da acil bir hasta varsa inanın onları da öne almak için doktorlarda gerekirse devreye giriyorlar. Hatta şunu söyleyeyim bir asistanımız gerçekten acilse çok çok acil buna müdahale edilmesi gerekiyorsa hastanın başında gidiyor. MR'daki görevlilere diyor ki '' Ya, bir araya bunu sokalım da hastanın acil bir durumu var. Bakın eğer bu acil durum çıkarsa ameliyat olması gerekir'' diyor. Ona da müsaade ediliyor. Yani o kadar da şey değil, ama işte daha fazla ultrason daha fazla MR ve daha fazla kadroyla bunun çözülebileceğini ben düşünüyorum. Çözülemeyecek şey şudur. Her hastanın üniversite hastanesine gelmemesi gerekiyor." dedi.
BEN ÜZERİME DÜŞENİ YAPTIM
Rektör Çalış, özel muayenehane konusunda da konuştu. Muayenehanelerin anayasal bir hak olduğunu belirten Rektör Çalış, "Ben yaklaşık bir yıl önce tüm muayenehanelere, ‘muayenehanelerinizi kapatın, geri dönün' diye yazı gönderdim. Bu aslında anayasa mahkemesinde iptal edildi. Sonra dendi ki '' Şu tarihten önce muayenehanesi olanlar çalışabilir. '' Biz YÖK'e sorduk. Sayıştay'ın bir kısmi şeyi vardı. Bunu da tutanak altına aldık. Bunları hiçbir rektör yapmamıştır.Burada ilk defa söylüyorum. Hiçbir rektör 'Sen muayenehaneni kapat gel' diye muayenehanesine resmi yazı göndermemiştir. Biz tüm dışarıda ki muayenehane hekimlerine biz yazı gönderdik. Ama hepsi mahkemeyi kazandı. Yani geri dönmediler. Ben üzerime düşeni yaptım. O insanlara da bir şey diyemem. Anayasal bir haktır, çalışır. Ama ben bunu yaptım. Üniversitemize dönsünler diye. Mahkemeyi kazandılar o da onların hakkı ben bir şey yapamam buna." ifadelerini kullandı.
SORUMLULUĞUMUZDA DEĞİL
Çalış, "Bizim muayenehanede ne para aldı, ne oldu biz bilemeyiz. Bizim sorumluluğumuzda da değil. Yani rektör buna bir şey yapamaz. Yani orada muayenehanesine gitmek isteyen hasta gider, o ne kadar para alır ben bilemem. Ama bu üniversitemizin aldığı bir para değildir. Dışarıda alınan paraların üniversitemizle alakası yoktur. O kişinin muayenehanesidir. Muayenehane parası ona biz bilmeyiz karışamayız da müdahale edemeyiz" dedi.