Sema Karaoğlu ve Melikgazi

Öncelikle gerek 7 Haziran 2015 seçimlerinde Vatan Partisi Kayseri 1. Sıra Milletvekili adaylığından gerekse de 31 Mart 2019’da yapılacak olan yerel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)’den Kayseri Melikgazi Belediye Başkan Adaylığı gösterme cesaretinden dolayı kutluyorum. Kendisini fazla tanımam ama iki partideki siyaset tarzı ve kadın hareketlerine olan duyarlılığından dolayı katıldığı programlardan bilirim. Yaptığı başarılı ortopedik operasyonlarla adından söz ettirmeyi başaran Avrupa’nın sayılı doktorları arasında gösterilen değerli eşi Sinan Karaoğlu ile birlikte tıpkı motosikletiyle Latin Amerika yollarına düşen Ernesto Che Guevara’nın başlangıcı gibi gelişmemiş ülkelerin sağlıksız insanlarına yaptıkları ücretsiz sağlık taramalarından bilirim. Ne kendisiyle ne de değerli eşi Sinan Bey ile bir sorunum yok ama küçük bir kırgınlığım olduğunu hatırlatmak isterim. Nedeni ise 17 Şubat 2016 günü Ankara’da Hava Kuvvetleri Personelinin hedef alındığı bombalı saldırısından 1 saat sonra Memorial Hastaneleri sponsorluğunda düzenledikleri! Ama iptal etmedikleri konser.

Sema Karaoğlu’nun CHP’den aday adaylığı başvurusunda bulunduğu gün sosyal medya hesabımdan “CHP yine devşirme adaya umut bağlamış” notunu düştüm.  Aman ne yorumlar yapıldı anlatamam. Şer odaklarının telefonlara sarılıp ortalığı ayağa kaldırma telaşını hele hiç anlatmak istemiyorum! Neymiş efendim ben kadına yönelik sözlü tacizde bulunuyormuşum! İşim gücüm CHP’yi yıpratmakmış! Özellikle de CHP’li kadınları hedef alıyormuşum! Gibi abuk sabuk lafazanlıklarla dolu birkaç gün geçiren perde arkası oyuncuları baya sevindirmişim. Oysaki benim ne Sema Karaoğlu’nun şahsiyetini, ne de CHP’li kadınları hedef almak gibi derdim olmadığını anlamayan bu cahil tipler kendilerine malzeme çıkarmak için bir kadını ne kadar yıprattıklarının dahi farkına varamıyorlar. Benim o notu yazmamdaki asıl neden, rahmetli Niyazi Bahçecioğlu’nun Kayseri Belediyesi ve Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazandığı CHP’den maalesef Büyükşehir başta olmak üzere merkez ve kırsal ilçelerde aday bulamama sıkıntısı yaşamasınadır. MHP’nin bütün ilçelerde birden fazla aday adayı çıkartmayı başardığı bir dönemde CHP’nin böyle bir güçsüzlük yaşamasının asıl sebebi, “Zaten kazanamayacağım! Aday olup para harcamaya ne gerek var” düşüncesi olması ne kadar da üzücü. “CHP yine devşirme adaya umut bağlamış” notundaki mesajım Sema Hanıma değil, üzerine alınmak istemeyen siyasette başarısız lafazanlaradır.

Benim sosyal medya notum üzerinden başlattıkları anlamsız serüvene ben nokta koyup yalnızca kendi ortamlarıyla sınırlı kalınca da beni takip altına almaya karar verdiler. Neyse onlar kim olduklarını çok iyi biliyor. CHP Kayseri İl Başkanı Ümit Özer’e de kadın olduğu için yıpratan yazılar yazdığım yönünde dönen dedikodulara da cevap vereceğim. Hele şu 31 Mart seçimleri bir bitsin, sonra buradan o lafazanları gerekirse isim isim açıklayacağım.

Sema Hanımı gösterdiği cesaretli davranıştan dolayı bir kez daha kutluyorum. Türkiye’de ataerkil düzenin egemen olduğu siyaset dünyasına Anadolu’dan merhaba diyebilmek yürek isterken, Sema Hanımın tamamıyla erkeklerin her şeye yön verdiği Kayseri’de, siyasal iktidara tamamen zıt yönde muhalefet eden iki ayrı partide geleceğe dair sorumluluk üstlenmesi şehrin siyasal tarihine altın harflerle yazılmasını gerektirir. Zira Sema Hanımdaki bu sorumluluk isteğinin Türkiye toplumlarının yaşadıkları gündelik hayatın fotoğrafını çekince gördüğü acıların yaşanmaması isteğinden kaynaklandığından kuşkum yok. Çünkü ekonomik zorluk yaşayan biri değil. Gözünü de para hırsı kaplamadığı da belli. Şayet parasına para katma kaygısı olsa iktidar partisi dururken muhalefet partilerinin zilini çalmazdı. Bunlar kendisinin siyaset yapma düşüncesiyle ilgili oluşan öngörülerim.

Melikgazi Belediye Başkan Adaylığını öğrendiğimde başta şehirdeki bütün kadınlar adına ve Melikgazi’nin geleceği adına çok sevindim. (Unutmadan şunu belirteyim, nerede bir kadın öne çıksa bütün desteğimin onunla olduğunu bilenler bilir.) Zira Kayseri tarihi itibariyle ataerkil bir toplum anlayışını elden bırakmadığı gibi kadının hiçbir zaman evde, sokakta konuşması, siyasette hiçbir şekilde söz sahibi olması düşünülen bir kent olmadı. Osmanlı dönemi dahil Cumhuriyet döneminde dahi Kayseri’den öne çıkmış kadın sayın desem iki elin parmak sayısını geçecek sayıya kimse ulaşamaz.

Sema Hanım Melikgazi ilçesinde yapacağı yoğun çalışma ile nasıl bir sonuç alır bilemem ama tavsiyem odur ki CHP’yi ikinci planda tutmalı. Nedeni CHP’nin kötü bir parti olduğunu düşündüğüm için değil, iktidar partisinin CHP’yi özellikle de kendine oy veren kesimde kötü algılatmasındandır.

Melikgazi ilçesinde yaşayan insanların gelir düzeylerinin birbirinden farklı olduğunu hatırlatmam gerek. Ak Parti Kayseri Milletvekili Taner Yıldız, 7 Haziran seçimleri öncesi katıldığı bir programda, “Okuma oranı arttıkça bizim oyumuz düşüyor” demişti. Melikgazi’de okuma oranı artmıyor, aksine aldığı göç ile daha da düşüyor. İşte Sema Hanım hitap edeceğiniz ve muhatap olacağınız seçmen kitlesi ortada. Eğitimden muaf tutulan bu insanlarla insani ilişkiler kurmanız halinde başarılı olma şansınız çok. Önceliğiniz de kadınlara dokunmak olmalı ki, bir kadın olarak evde oturması gerektiğine inandırılan ve sesleri bastırılan kadınlara cesaret vereseniz, umut olasınız. Tekrar söylüyorum benim kimseyle bir derdim, sıkıntım yok. Benim tek derdim iyi yönetilmeyen ve kitleleri hareket geçiremeyen yönetimleredir. Bunun da kadını, erkeği fark etmez. İnsan görevini layıkıyla yerine getirendir. Başarılar sizinle olsun Sema Hanım.