Tweet | Tarih: 18-05-2023 13:10 |
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kayseri 28. Dönem Milletvekili Aday Adayı Mehmet Ayhan Küçüktaş, Cumhurbaşkanlığı seçiminin para piyasasını kilitlediğine dikkat çektiği açıklamasında, “Nakit sıkışıklığı tüm sektörlerde domino etkisi yaratacak, pek çok firmanın sorunlu hale gelmesine ve istenilmeyen, arzu edilmeyen bir sonuç olarak batmasına, iflas etmesine neden olacaktır.” İfadelerini kullandı.
Küçüktaş açıklamasında şunları kaydetti:
14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve 28.dönem Milletvekili Seçimleri öncesi Merkez Bankasının kredi kartlarından nakit çekim işlemlerine sınır getirmesi piyasaları nakit yönden zora sokmuştu.
Piyasalardaki belirsizliğe bağlı olarak
Mevduat faiz oranları yüzde 32-35 aralığına yükseldi. Netice olarak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 2. tura kalması ve 28 Mayıs’ta yapılacak olması nedeniyle belirsizlik had safhaya geldi.
Nitekim bankalar belirsizliğe hemen aksiyon aldılar. Gerek ticari işletmelere ve gerekse bireysel müşterilere nakit kredi kullandırımını durdurma seviyesine getirdiler. Nakit kredi fiyatlaması yapmayan bankalar müşterileri zor duruma soktu. Sadece gayrinakit kredi yani teminat mektubu kullandırımı yapıyorlar.
Bu durum ticaret ile uğraşan firmaların ödeme dengesini bozmuş oldu. Ayrıca okul taksidi, kira ödemesi, sağlık harcaması ve hatta gıda, giyim seyahat gibi bazı temel ihtiyaçlarını gidermeye yönelik vatandaşın bireysel ihtiyaç kredisi kullanımını da durdurmuş oldu.
Sabit gelir sahibi işçi, memur ve emeklinin zaten oldukça düşük olan alım gücü her geçen gün azalmakta, açlık sınırının altındaki seyrine ısrarla devam etmektedir.
Seçim sürecinde böyle radikal bir karar alınması, mevcut hükümetin 28 Mayısta yapılacak oylamada aleyhine olacağı, Kemal Kılıçdaroğlu na seçimi kazandıracağı sonucunu doğuracaktır. Bu kritik dönemde alınan bu karar ekonominin ne kadar kötü bir durumda olduğunu göstermektedir.
Kritik seçime rağmen piyasaların kilitlenmesine çözüm aramayan, bulamayan ve hatta müdahale edemeyen mevcut hükümet, kendi istikbali derdine düşmüştür.
Böyle bir ortamda hükümetin piyasalara müdahale etme yeteneğini yitirmiş olduğu görülmektedir. Düşük bir ihtimal de olsa seçimi kazanması halinde yeni bir 5 yıl iktidarı elde ettiği takdirde kredi ve mevduat faizinin yükseleceği oranı düşünmek bile istemeyiz.
Nakit sıkışıklığı tüm sektörlerde domino etkisi yaratacak, pek çok firmanın sorunlu hale gelmesine ve istenilmeyen, arzu edilmeyen bir sonuç olarak batmasına, iflas etmesine neden olacaktır.
Hem ticari firmaları hem de vatandaşı zor günler bekliyor.