Tweet |
Albayrak açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Halkın vicdanının katlinden bu yana tam 28 yıl geçti. Yaşamı boyunca verdiği mücadele ile doğruları ve gerçekleri yazmaktan bir an olsun vazgeçmeyen ve bu yolda canını terk eden Uğur Mumcu bir demokrasi şehididir. Üniversite özerkliğinin, demokrasinin, hukuk devletinin, düşünce özgürlüğünün sarsılmaz savunucusudur. Bunların yegane şartının bağımsız bir Türkiye iradesi olduğunu çok iyi kavramıştır.
Mazlumların safında, emperyalizme ve yerli işbirlikçilerine karşı durmuştur. 12 Eylül karanlığının ardındaki cumhuriyet düşmanlığını, sözde Atatürkçüleri; yüzlerine geçirdikleri maskelerden tanıyordu. Kurtuluş Savaşıyla kazanılıp Lozan’da tescillenen ulusal bağımsızlığın, laik demokratik düzenin karşısına; işbirlikçiler tarafından örülen teokratik diktayı gördü ve cumhuriyet devrimlerinin ışığında bir kavganın öncüsü oldu.”
“Dürüst, doğru, tarafsızca Boran kuşu kadar özgürce yüreğini ortaya koyarak yaptığı gazetecilik mesleğinin itibarını korumak ve halkın doğru haber almak hakkı için; özgür kalemi ile düzeni çürütenlerin, halkı semirenlerin korkulu rüyasıydı. Tüm bunların akabinde 24 Ocak 1993’te, ‘karanlık güçler’ tarafından vahşice katledildi. Bir keskin kalem, bir kırık gözlük ile yürekli yiğitlere onurlu bir hatıra, mücadele bıraktı. Uğurlar olsun, saygı ile...”
“Düşüncelerini özgürce ifade eden, emekten, demokrasiden, laiklikten, bilimden ve barıştan yana olan gazetecilerimizin; iktidar erki tarafından hedef alınmadığı, tehditle, gözaltına alınarak, tutuklanıp cezaevine konulmadığı ve faili meçhullere kurban gitmediği bir ülke hayali için mücadelemizi sürdüreceğiz.
Gazeteci yazar Uğur Mumcu ile aynı günde, 2001 yılında yanındaki 3 polis memuru ile görevi başında şehit edilen Diyarbakırlıların hakkını yedirmeyen, onların babası Diyarbakır Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan'ın onurlu anısına saygı ile asla unutmayacağız!”