Tweet |
ADD Kayseri Şube Başkanı Kemal Ceylan, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajında şunları söyledi:
30 Ağustos 1922, emperyalizme karşı emsalsiz bir zaferin, Türk Ulusunca tarihe altın harflerle yazıldığı gündür. Başka “zaferler” ile eş tutmaya çalışanlar, 30 Ağustos’un ne demek olduğunu bilmeyenlerdir.
30 Ağustos; bir ulusun imkânsızı başardığı, Mustafa Kemal gibi eşsiz bir komutanın önderliğinde tam bağımsız yeni bir devlet, özgür bir ulus yaratma azim ve kararlılığını ortaya koyduğu eşsiz bir zaferin tarihidir. Bu gerçeği göz ardı edenler; ya cahil ya gafil, ya da haindirler...
Tarihi değiştirmek, hele hele Kurtuluş mücadelesini tarihten silmek, Mustafa Kemal ATATÜRK’süz bir tarihi taze zihinlere yerleştirmek, kimsenin başarabileceği bir şey değildir. Çünkü, Türk Ulusunun tarihi masa başında değil, savaş meydanlarında yazılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, tüm niteliklerini o savaş meydanlarında savunduğu değerlerden almıştır.
Kadınıyla, erkeğiyle omuz omuza savaşan Türk Ulusu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni de kadınlı erkekli kurmuş, yücelmesi ve yaşaması için kadınlı erkekli çalışmış, uğruna kadınlı erkekli can vermiştir... Türk Milleti’nin demokrasi ve laiklikten vazgeçeceğini düşünenler, bunu böyle bilmelidirler.
“Bağımsızlık benim karakterimdir” diyen bir liderin izinde yürüyenler, ülkesinin bağımsızlığına göz dikenlerin karşısında göğsünü siper etmekten bir an geri durmamışlardır.
İktidara geldiği günden beri Ulusal Bayramlarımızı bin bir türlü bahaneyle kısıtlayan, yasaklayan zihniyet büyük yanılgı içindedir. Türk Ulusu, bu zihniyetin şanlı tarihimizi değiştirme çabalarını boşuna çıkaracaktır. Atatürkçü Düşünce Derneği bu çabaların boşa çıkması için mücadelesini aralıksız sürdürecektir.
30 Ağustos, eşsiz bir zafer, Mustafa Kemal ATATÜRK eşsiz bir komutan, eşsiz bir liderdir.
Zaferlerimizi uyduruk tarih yazma çabaları ile gölgelemeye çalışanlar, eli kanlı terör örgütü liderini Mustafa Kemal ATATÜRK ile eş tutanlar ne cehalet ne de gaflet ile tanımlanabilirler. Bu düpedüz hainliktir! Türk Ulusu hepsine gereken cevabı verecektir...
“Ordular! Hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!” komutuyla topraklarımızdan söküp attığımız emperyalizm, 30 Ağustos’tan 99 yıl sonra işbirlikçileri eliyle yeniden bağrımıza saplanmış bir bıçak gibi durmaktadır.
Onu söküp atmak, Atatürkçü tüm kişi ve kurumların Kuvayı Milliye şehitlerine borcu, gelecek nesillere karşı ödevidir.
Tüm Atatürkçülere çağrımızdır:
Borcumuzu ödemenin, görevimizi yapmanın zamanıdır.
Bu işgalden kurtuluncaya, yeniden “Tam Bağımsız, Laik ve Demokratik” bir devlet oluncaya kadar durmak dinlenmek yok bize... Sesimize ses, mücadelemize omuz verin.