Tweet |
Asgari ücretin açlık ve yoksulluk sınırının altında seyrettiği ülkemizde halk, yoksulluk, pahalılık ve borçlanmayla mücadele etmek zorunda kalıyor. Zengin ile yoksul arasındaki dengenin her geçen gün uçuruma dönüştüğü ülkemizde halk, yetkililerin duruma çözüm bulumasını ve hayata geçirmesini istiyor. Hükümetin yanlış ekonomi polotikaları sonrası iyice kendini hissettiren ekonomik krizden en çok nasibini alan dar ve orta gelirli aileler, borçlanma yükünü hafifletmek için ek iş arayışına da giriyor.
Borçlarım yüzünden eşim evi terk etti
Asgari ücretle çalışan İ. K. isimli vatandaş, son bir yılda üst üste tük tüketim araçlarına yapılan zamdan dolayı geçim sıkıntısı yaşamaya başyadıklarını ve yetişemediği yerlerde kredi kartı kullanmak zorunda kaldığından maaşına haciz geldiğini ve eşinin evini terk ettiğini belirtti. İ. K., "Köyden Kayseri'ye geleli 6 yıl oldu. Fabrikada işçi olarak çalışıyorum. 3 tane çocuğum var, 'si öğrenci. Çocuklarımın istediklerini bazen alamıyor, bazende en ucuzu neredeyse onu bulup alarak çocuklarımı sevindiriyordum. son 1 yıldır harcamalarımız arttı. kred kartına 15 bin lire borcum oldu. ödeyemedim, davalık oldum. maaşıma haciz konulup dörtte biri borca kesilince hiç geçinemez oldum. Eşim maaşıma gelen hacizi duyunca çocuklarımı da alıp öye babasının evine gitmiş. Akşam eve geldiğimde öğrendim. Hiç bir şekilde lüks yaşam içerisinde olmadım ki hani bu borcu ben yaptım diyeyim. Bütün harcamalar eve yapıldı. Çocuklarım okula gidemez oldu. Borcun tamamını ödeyemezsem çocuklarımı göremeyeceğim. Eşimle konuştuğumda bana bunu söylüyor. Bana diyor ki, bıktım, usandım yoksulluktan, ne bir yere gezmeye gidebiliyorum, ne de çocuklarımla birlikte sosyal bir hayata sahip olamıyoruz. diyor. yetkililerin ben ve benim durumumda olanlara yardımcı olması gerekiyor." dedi.