Büyükkılıç: Tarihi Eserlerin Değerlendirilmesini Kamuoyu ve Bilim İnsanları Takdir Etmekte

Kayseri Müzesinde eski Kaniş restorasyonu ve tanıtımı için sürdürülebilir Türk-İtalyan ve Yunan ortak projesi kapsamında ‘tarih ve endemik bitkiler buluşuyor, Kültepe-Kaniş eserleri bitki türleri sergisi’ açılış töreni düzenlendi. Sergiye Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, Kayseri Müze Müdürü Gökhan Yıldız ve Kültepe Kazı Başkanı Fikri Kulakoğlu katılım sağladı. Tarihi tablet ve eserlerin farklı boyutlara taşınması, dijitalleştirilmesinin anlamına değinen Büyükkılıç, “7,5 milyon yıl önce yaşamış olan değişik fosillerin bulunmuş olması Kayseri’nin paleontoloji ve jeomorfolojik bağlamında yeniden değerlendirilmesini önemsediğimizi kamuoyu ve bilim adamları takdir etmekte. Yurt dışından farklı bilim adamlarımız bu bağlamda ziyaret etmekte. Bizde bununla ilgili bir müze çalışmasını sürdürmekteyiz. Bu eserlerle de Kayseri’nin gerçek manada ticaretin merkezi olduğunu ve ticaretin sosyal içerikli yasalarının Kayseri de yazıldığını da hep beraber gözlemekteyiz. Bu çalışmanın Avrupa Birliği projesi ile birlikte farklı boyutlara taşınması, dijitalleştiriliyor olması ve sayısallaştırılması bizim için anlamlı” ifadelerini kullandı.

Sultan Han’ını da bir etkinlikle ön sergileneceğini ifade eden Başkan Büyükkılıç, “Bünyan’ın, Sulltanhan mahallesinde bir kervansarayımız var. Bu kervansarayımız İpekyolu üzerinde bulunan tarihi bir şaheser. Bu şaheseri gün yüzüne çıkartmak ve orada değişik etkinlerle sahiplenmek duygusuyla bir etkinlikte yapıp bu değerimizi ortaya çıkartacağız” dedi. 

‘BU ESERLERİ BULMAK KOLAY AMA TÜRKİYE DE ESERLERİ OKUYACAK BİLİM İNSANIMIZ ÇOK FAZLA YOK’

Bu eserlerin dijital ortama aktarılmasını ve sonraki nesillere aktarılmasının önemine değinen Kazı Başkanı Kulakoğlu, “70 yıl önce hocalarımızın tuttukları notlar dahil olmak üzere elimizde hangi belge varsa bunları dijital ortama aktarmak istedik. Çokta güzel şeyler çıktı. Bunları en azından dijital ortama aktaralım dedik. Ve benden sonrakiler de bunları kullanabilir diye hesapladık. Ve o projemiz kabul edildi. Şimdiye kadar 38 bin civarında kayıt dijital ortama aktarıldı. Aslında bakarsanız bu eserler sadece bize ait değil. Hepimizin ortak malı, paylaşmamız lazım. Açıkçası tablet bulmak mesele değil ama tabletleri okumak mesele. Bunları bulmak kolay ama maalesef Türkiye’de bu eserleri okumak için çok fazla bilim insanımız yok” şeklinde konuştu.

Birçok eseri restore ettiklerini ve depolarda bulunan eserleri de gün yüzüne çıkartmak istediklerini belirten Kulakoğlu, “70 yıl önce hocalarımızın tuttukları notlar dahil olmak üzere elimizde hangi belge varsa bunları dijital ortama aktarmak istedik. Çokta güzel şeyler çıktı. Bunları en azından dijital ortama aktaralım dedik. Ve benden sonrakiler de bunları kullanabilir diye hesapladık. Ve o projemiz kabul edildi. Şimdiye kadar 38 bin civarında kayıt dijital ortama aktarıldı. Aslında bakarsanız bu eserler sadece bize ait değil. Hepimizin ortak malı, paylaşmamız lazım. Açıkçası tablet bulmak mesele değil ama tabletleri okumak mesele. Bunları bulmak kolay ama maalesef Türkiye’de bu eserleri okumak için çok fazla bilim insanımız yok” diye konuştu.