Tweet |
Türkiye, bu yıl tüm dünyayı etkisi altına alan koronivüirüs nedeniyle 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı’nı karantinada geçirirken, koronavirüsün getirdiği ağır tablo hem ekonomiyi hem de çalışan kesimi tüm dünyada olumsuz olarak etkilemeye devam ediyor.
Pandeminin çalışan üzerindeki etkisini en aza indirmek ve ekonominin rahatlamasını sağlamak için izlenecek politikaların belirleyici olacağını dile getiren Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Ekonomisti Roger Gomis, BirGün’e yaptığı değerlendirmede, salgının halihazırda işgücü piyasasında büyük kesintilere neden olduğunu söyledi.
“BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ BİR DÜŞÜŞ YAŞANACAK”
►Koronavirüs salgını nedeniyle yakın gelecekte ekonomi ve çalışanlar nasıl etkilenecek?
Koronavirüs zaten halihazırda işgücü piyasasında büyük kesintilere neden oldu. Ancak özellikle, 2020 yılının ikinci çeyreğinde iş faaliyetlerinde benzeri görülmemiş bir düşüş yaşanacağı tahmin ediliyor. Yaşanacak bu etki hem çalışan kesim hem de işletmeler tarafından hissediliyor olacak. Çalışanlar açısında bakacak olursak özellikle kayıtdışı istihdamda olanlar, işletmeler açısından ise küçük olan işletmeler bu etkiyi en çok hissedenler arasında yer alacak.
►Salgından hangi sektörler daha çok etkilenecek? Salgın sonrası çalışan kesim neyle yüzleşecek?
Yaşanacak iş kaybının derecesi ve etkileri, koronavirüs önlemlerinden dolayı yaşanan aksamalara ve bununla birlikte iş faaliyetindeki düşüşe bağlı olmakla birlikte, alınan kararlara ve devlet politikalarına da bağlıdır. İşletmeler ve çalışanlar için destek tedbirleri ve geçici olarak askıya alınsa bile iş ilanlarını sürdürme teşvikleri krizin etkilerini azaltmak için elimizdeki en temel araçlardır.
Faaliyet kayıpları açısından baktığımızda özellikle toptan ve perakende ticaret yapan şirketler, imalat, konaklama ve gıda hizmetlerinde yer alanlar yakın gelecekte salgından en şiddetli etkilenecek sektörler arasında yer alıyor. Bunun ötesinde, daha uzun süreli etkileri ve eğilimleri analiz etmek için henüz çok erken.
“MALİYE POLİTİKALARI TEDBİRLER İÇİN ÖNEMLİDİR’’
►Hükümetler hem ekonominin rahatlaması hem de işçi haklarının korunması için hangi önlem paketlerini ajandalarına almalıdır?
Öncelikle, çalışma koşullarındaki gerilemeyi önlemek için uluslararası çalışma standartlarını desteklemeye devam etmek temel bir öncelik olmalıdır.
Hükümetlerin belirleyeceği geniş bir para ve maliye politikası, işletmelere ve işçilere (iş tutma programları dahil) yönelik hedefli yardımlar krizin şiddetlenmesini önlemek ve etkisini hafifletmek için çok önemli araçlardır.
Uluslararası işbirliği, daha az mali gücü olan hükümetlerin bu politikaları uygulaması açısından anahtar olacaktır. Son olarak, ulusal işgücü piyasalarının mevcut krizin etkilerine karşı kırılganlıklarını değerlendirmesi, kayıtdışı çalışma ve sosyal haklara erişim eksikliklerinin de gündeme gelmesi önemlidir.
Birgün