Evet, 4 Ekim Dünya Hayvan Hakları günü olarak kutlanıyor. Türkiye de ise yeni yeni değer verilmeye başlandı..Bugün 4 Ekim hayvan Hakları günü daha geldi..Büyükşehirlerde,barınaklarda ve okullarda bir takım kutlamalar yapılmaktadır.
Hayvanlar için yasa hala çıkmadı..Allahtan İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu,Hayvan sever bir bakan kendisininde köpekleri ve kedileri var..Bazı yasaklar getirdi..Bunun yanında bütün belediyelere talimat vererek sokak hayvanlarının beslenmesi için talimat verdi.
Şehrimizde bu konuda Türkiye’nin ilk “Pati Köyü”nü kuran Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın,bence Türkiye’nin en hayvan sever başkanı olarak görüyorum..Çünkü bunlar için mezarlık dahi yaptırdı..Kayseri’ye gelen yazarlar,sanatçılar,başka ilerden sadece Pati Köyü,görmek için üniversite ögrencileri ziyaret ediyorlar..Ben burada Sayın Başkan Yalçını kutlamak isterim..Sadece Pati Köy,yapmakla kalmadı toplama ekipleri olsun,besleme ekipleri çok güzel çalışmaktadır.
Büyükşehir Belediye Başkanı Dr.Memduh Büyükkılıç^da,sokak hayvanlarının beslenmesi,için çok güzel çalışmalar yapmaktadır..Aynı zamanda Hayvan Barınağına gerekeni yapmaktadır..Hatta yeni barınak için çalışmalar yapıyor..Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar’da iyi bir hayvan severdir..Tabi Melikgazi Belediye Başkanı Dr.Mustafa Palancıoğlu’da hayvan sever bir başkan olup yakın bir zamanda gene Türkiye de ilk defa “Pati Kasabasını” yaptırmaktadır.
Burada ayrıca Büyükşehir de görev yapan kendisininde hayvanları olan Buket Ergin ve Hayvanat Bahçesinden,barınaktan sorumlu Burhanettin Bacak’a da teşekkür ederim…
Hayvanlar için hala somut bir yaptırım hayata geçemedi.Hele de basın da her gün hayvanlara vahşet ve şiddet olayları dillenirken,hayvan hakkından söz etmek ne kadar doğrudur bilemiyorum.
Ben “Sokak hayvanları” söylemini kabul etmiyorum.Onlar sokak hayvanı değildir..Onlar “Sokağın Hayvanlarıdır” Her sokakta bir kaç gönüllü hayvan olmalıdır..Sokağın sakinleri tarafından bakılmalı ve gözeltilmelidir..Bu gönüllü hayvanlar sokağa sahiblenir ve korur..Sokağı kendi alanları ilan edip sokağı,mahalleyi koruma altına alıp yabancıyı hatta diğer hayvanları da kendi alanlarına sokmazlar..
Sokağın hayvanları genellikle köpek ve kediler olup mağdur ve ezilen kesimi ise köpeklerdir..O
lara çok şey borçluyuz.En önemliside Allah yarattığı her canlıyı bir görev için yaratmıştır..İnsan onuru ile hayvan onuru Allah gözünde eşit olup sadece statüleri farklıdır.. İçinde bulunduğumuz eko sistem sadece bize ait olmayıp hayvan ve bitkileride kapsar..Bu dünya hepimizin..Var olmak hayvanlar için de esastır.
Bu hak insanlara olduğu gibi hayvanlara da Allah tarafından lütuf edilmiştir.Kuran-ı Kerim de hayvan hakları özenle işlenmiştir..Mekke den Medineye savaşa gittiğinde,Peygamberimiz önce atların ve develerin yüklerinin boşaltılıp sularının verilmesini daha sonra namaz edilmesini istemiştir.
Müslümanlığın temel ilkesi merhamettir..Sokağın hayvanlarını yaşatmak ulusal direncimizdir..”Karıncadan,file kadar hepsi Allahın Ailesidir” diyor Hz.Mevlana.