Yine Köprü, Yine Yandaş Zenginlik!

Türkiye Cumhuriyeti Çanakkale köprüsü ile yeni bir kara deliği ekonomisine kattı.

Yapılan işin kötüsü olur mu, elbette olur. İş doğru analiz edilmez ise kötü de ne demek felaket bir kara delik olur.

Bu kâr garantili yap işlet devret modeli ile yapılan işlerin Tamamında millete ve devlete yarardan çok yandaş beslemenin gayesi güdülmüştür.

Bu yandaş zengin etme mantığı, yapılan tüm işlerde kendini hissettirmektedir.

Şöyle ki;

Toplam maliyeti 10.3 milyar TL olan bu köprü yüklenicisi konsorsiyuma 45.000 günlük garanti araç geçişi ile iş veriliyor. Ve 16 yıl bu şekli ile adamlar köprüyü işletecek.

Basit bir bakkal hesabı yapalım mı?

Köprü olmazdan önce karşı kıyılar arasında araçlar feribot ile geçiyordu.

Günlük ortalama 9.000 araç Trakya topraklarından Anadolu topraklarına, Anadolu topraklarından Trakya topraklarına geçiş yapıyordu.

Bayramlar da dahi en fazla günde 14.000 araç geçişinin yapıldığı bilinirken 45.000 araç geçişi garanti veriliyor.

Üstelik geçiş ücreti 15 Euro +KDV olup 200 TL ile sabitlenmiştir.

Günlük 45.000 araç geçişi karşılığı yüklenici firmaya 9 milyon TL garanti edilmiş. Yani 675 bin euro +KDV

Yüklenici ve işletmeci firmaya yıllık olarak geçen araçlar ve hazine 3.285 milyar TL ödeme yapacaktır.

Yani demem o ki, konsorsiyum harcadığı parayı 3 yılda geri alacaktır. Sonrasında ise 13 yıl boyunca 4.3 köprü parası daha kazanacak. Yani 42.700 milyar TL.

Hesap bu durumdayken devlet bu köprüyü bizzat kendi yapsaydı. 42.700 TL paramız da eğitime sağlığa, tarıma, sanayiye, turizme harcanmış olsa kötü mü olurdu.

Hani devletin milletin cebinden bir kuruş para çıkmıyordu?

10.300.000.000'a yapılacak köprü

53.000.000.000 TL ye yapılarak hangi menfaat yerine geldi...

Ayrıca feribotlar 100 TL den araçları karşıdan karşıya geçirirken kaç enayi 200 TL ile köprüden geçiş yapar, burası da ayrı bir izahı mizah konusudur.

Hesap üzüm yemek mi yoksa bağcı dövmek mi???