Zavallı Ali Erbaş Şirazeyi Neden Kaybetti?

"İtin akılsızı kayganadan pay umarmış" diye bir söz var Anadolu'da.

Kaygana, Anadolu'da yumurta ve undan yapılarak özel misafirler geldiğinde sofrada sunulan bir çeşit omlettir.

Seçim zamanında yapılır ise RTE aday olmaz. Yada sağlık durumu iyiye gitmiyor söylentisi ortada fena halde geziyor. Seçimi çıkaramaz deniyor.

Tabi siyaset bu, bazen evinde otururken gel milletvekili oldun derler, bazende emekli olmaya hazırlanırken bir anda Cumhurbaşkanı olursun. Tarihimizde örnekleri bir hayli çok. Cemal Gürsel, Cevdet Sunay, Fahri Korutürk, Kenan Evren, Ahmet Necdet Sezer gibi.

Niye birilerinin aklına diyanet işleri başkanı prof Ali Erbaş gelmesin. Bu sefer diploma da var, üstelik üstünde bir profesörlük ünvanı mevcut.

Zavallı Ali Erbaş da şirazeyi bu yüzden kaybetmiş olabilir.

RTE’nin adaylığında sıkıntı çıkar ise kendini cumhurbaşkanı adayı olarak görüyor.

Sırf o yüzden öne çıkmak ve ismini parlatmak için şeyhülislâm gibi davranıyor.

Hatta bu durum da RTE'nin yanındaki menfaat peresler tarafından da destekleniyor gibi de bir durum var.

Damat gözden düştü, Süleyman Soyluyu Sedat Peker malamat etti, Hulusi Akar ise zaten 15 Temmuzdan sicili bozuk ve iş sıkışırsa bir kalkışma dahi yapabilir diye de konuşuluyor sn Akar ile ilgili.

Yeni birini parlatmak gerekiyor.

Bir İslam emirliği kurulacaksa, hani derler ya " kadından kadı olacaksa kara kadriyeden iyisi olmaz"

 İslam emirliği hayaline uygun bir isim olur elbette ki diyanet işleri başkanı diye düşünülüyor sanırım. Aranan Kara Kadriye Diyanet işleri başkanıdır.

Yoksa bu kadar dengesizleşip siyaset yapmaya soyunur mu, diye de düşünmeden edemiyor insan.