11'inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül: İhtiraslı Olmak Hiçbir Zaman İyi Bir Şey Değildir

11'inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kendi adını taşıyan üniversitenin mezuniyet törenine katılmak üzere memleketi Kayseri'ye geldi. Üniversite kampüsünde 6’ncısı gerçekleştirilen mezuniyet törenine, 11'inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Milli Eğitim eski Bakanı Ömer Dinçer, Vali Vekili Abdullah Kalkan ve Abdullah Gül Üniversitesi (AGÜ) Rektörü Prof. Dr. Cengiz Yılmaz, öğretim üyeleri, öğrenciler ve veliler katıldı.

Törende konuşan Abdullah Gül, kendi ismini taşıyan üniversitenin mezuniyet törenine katılmaktan memnuniyet duyduğunu belirterek, "Buradan heybeniz çok dolu bir şekilde mezun oluyorsunuz. Mezun olurken çok avantajlarınız var. Hocalarınız size çok büyük emek verdiler. Buradan çok mükemmel bir yabancı dil öğrenerek gidiyorsunuz. Hayat boyu size ne kadar faydası olacağını göreceksiniz. Sadece bilgi edinmediniz, entelektüel çevrenizi genişlettiniz. Ufuklarınız genişledi. Şimdi gerçek hayata başlıyorsunuz. Gerçek hayat, çok meşakkatli bir hayattır. Burada çok çalışmanız gerekiyor. Beşikten mezara kadar eğitimin devam ettiğinin bilincinde olmanız ve sürekli kendinizi yenilemeniz ve yükseltmeniz gerekiyor. Eminim ki bunu yapacaksınız. Karakterli ve azimli olduğunuz sürece daima fark edilirsiniz. Size hiçbir zaman ihtiraslı olun demem. İhtiraslı olmak hiçbir zaman iyi bir şey değildir. Bu bencilliktir. Ama mutlaka iddialı olun ve çok çalışarak hedeflerinize ulaşın. Eğitimin her şeyin önünde geldiğini burada defalarca söyledim. Eğitime yapılan yatırım en iyi yatırımdır. Bu, aile için de ülke içinde böyledir" diye konuştu.

'NÜFUSUN NİTELİKLİ OLMASI LAZIM'

Eğitimin önemine de vurgu yapan 11'inci Cumhurbaşkanı Gül, "Eğitim içeriği, kalitesi ve niteliği her şeyin üstündedir. Vasat bir eğitim sistemi hiçbir zaman iyi bir netice vermez. Bugün üzülerek böyle bir tehlikeyi görüyorum. Üniversite sınavlarının neticelerini uzmanlar analiz edip, yazıyorlar. Baktığınızda bu neticelerin geleceğimiz için bizi çok ümitlendiren neticeler olmadığını görüyoruz. Matematikte, fen bilgilerinde, kendi ana dilimiz Türkçe'de de ortalama neticelerin arzu edilenin çok gerisinde olduğunu görmek bize alarm vermeli. Onun için uzun vadeli tedbirler alınması ve buna dair ciddi bir politika geliştirilmesi gerekir. Unutmayalım, bir ülkenin nüfusunun büyük olması ile övünmek yetmez, nüfusunun nitelikli olması gerekir. O zaman anlamı var. Nitelikli olmayan nüfus, tüketici olur ve yük olur" dedi.

'CUMHURİYETİN İKİNCİ YÜZYILINDA EĞİTİME ÖNCELİK VERMELİYİZ'

Türkiye'nin eğitim konusunda OECD ülkelerinin gerisinde olduğuna da vurgu yapan Abdullah Gül, "Bazı meseleler var ki siyasi irade ile süratli bir şekilde yapılabilir. Ama, eğitimle ilgili konular çok uzun vadelidir. Çok ciddi stratejiler, istikrarlı uygulamalar ve süreli olması gerekir. Cumhuriyetin ikinci yüzyılına girerken en önem vermemiz gereken konunun bu olması gerektiğine inanıyorum. Ümit ederim ki Cumhuriyet'in ikinci yüzyılına başlarken bu konu çok ayrı bir şekilde tartışılır. Siyasetin ikliminden uzak, çok uzun vadeli yeni bir eğitim politikası Türkiye'nin gündeminde olur. Başarıyı mukayese ederek anlarız. Ülkeleri de başkaları ile mukayese edersek başarı ortaya çıkar. OECD ülkeleri eğitime ne kadar yatırım yapıyor, ne kadar harcama yapıyorlar onlara baktığımızda ne yazık ki bizi tedirgin eden neticelerle karşı karşıya kalıyoruz. Hala, OECD ortalamasını geçemiyoruz. Türkiye'nin en önemli konusu eğitimdir. Eğitimin de en önemli meselesi içerik ve öğretmen meselesidir" ifadelerini kullandı.